Okul çağındaki çocuklarda uzun süreli oturma, yanlış oturuş pozisyonları ve sırt çantasının hatalı kullanımı çeşitli duruş bozukluklarına sebep olabilir. Medicana International İzmir Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Kaan Tuğberk Özdemir, bu duruş bozukluklarının skolyoz olarak adlandırılmadığını; ancak omuzlar arasında asimetri, kürek kemiklerinde kayma veya belde simetri bozuklukları gibi fiziksel değişikliklerin görüldüğünde skolyoz ihtimalinin göz önünde bulundurulması gerektiğini belirtiyor. Erken tanının hayati önemi üzerinde duran Özdemir, okul çağındaki çocuklar için düzenli tarama programlarının uygulamasının skolyozun erken teşhisinde büyük katkı sağladığını ifade etti. Adam’s Öne Eğilme Testi gibi basit testlerin, omurgadaki asimetrilerin tespit edilmesine yardımcı olabileceğini vurguladı.

Çocukların Gelişiminin İzlenmesi
Çocuklarda skolyoz tanısının koyulabilmesi genellikle omurganın ön-arka röntgeninin çekilmesi ve eğriliğin Cobb açısı ile değerlendirilmesi ile gerçekleştirilir. Op. Dr. Kaan Tuğberk Özdemir, Cobb açısının 10 dereceyi geçmesinin skolyoz tanı koymak için yeterince önemli bir gösterge olduğunu aktardı. Eğriliğin 20 derecenin altında izlenebileceği, 20 ile 40 derece arasında ise korse tedavisi ihtiyacının ortaya çıkacağı belirtildi. 40 derece üzerinde olan eğriliklerin cerrahi müdahaleye gereksinim duyabileceği bilgisini veren Özdemir, ergenlik döneminde özellikle kız çocuklarında adet döngüsünün öncesinde ve erkek çocuklarda hızla boy uzama süreçlerinde skolyozun ilerleme sıklığının arttığını vurguladı. Bu nedenle, ergenlik çağındaki çocukların skolyoz açısından daha dikkatli bir şekilde izlenmesi gerektiğini ifade etti. Düzenli muayene ve takiplerin, eğriliğin artma oranının ve müdahale gereksinimlerinin belirlenmesi açısından büyük önem taşıdığını dile getirdi.

Sporun Önemi
Skolyozun yönetimi açısından sportif aktivitelerin hem fiziksel hem de psikolojik faydaları bulunduğuna dikkat çeken Op. Dr. Kaan Tuğberk Özdemir, bu noktada yüzme, yoga ve pilates gibi omurga çevresindeki kasları güçlendiren sporların önerildiği bilgisini verdi. Tek taraflı yük bindiren sporlar olan halter, güreş veya tenis gibi faaliyetlerle ilgili dikkatli olunmasının önemli olduğunu, gerektiğinde fizyoterapist eşliğinde kişiye özel egzersiz programlarının uygulanabileceğini dile getirdi. Özdemir, başarılı bir skolyoz tedavisinin erken teşhis, düzenli takip ve uygun tedavi yöntemleriyle mümkün olduğunu belirtti. Ayrıca aileler, öğretmenler ve sağlık çalışanlarının bilinçli olmalarının, çocukların sağlıklı bir omurga gelişimi göstermeleri açısından kritik bir rol oynadığını sözlerine ekledi.
